Sene 1993, hatta Aralık ayı Fransa'ya yerleşmemizin tarihi, çok iyi hatırlıyorum bir kelime fransızca bilmememe rağmen ilk okul günüm...Ben oturuyorum ve herkes bana bakıyor, eğitim senesinin ortasında gelmek bir dert, insanların sorularına cevap verememek bir başka, yanımda oturan çocuk ( sonradan isminin Medhi olduğunu öğreneceğim ) bana bir şeyler söylüyor ama ben sadece trene bakan öküz misali bön bön bakıyorum. Sonra o çocuk kalktı dışarı gitti ve elinde bir basketbol topu ile geri geldi, meğer basketbol oynarmısın diyormuş... e bende boy var...kabul ettim ve o andan itibaren basketbolun sporlar arasında ayrı bir yeri vardır benim için...maçları izlemek için uykusuz geçirdiğim günlerin haddi hesabı yoktur....
Basketbol benim için Michael Jordan'dır...Chicago Bulls'ta olsun, daha sonra Washington'da olsun onun yeri hep ayrıdır...ancak bir kaç zamandır bir adam var kalbimdeki basketbol boşluğunu dolduran " LeBron James ".....
James bu sezon 12,000 sayıya ulaşan en genç basketçi unvanını ele geçirdi.. normal sezonda 28,00 sayı ortalaması ile oynuyor, önünde sadece Dwane Wade var, triple double yapanlar sıralamasında 3., serbest atış sıralamasında 3. , top çalmada 5. vs.... bu kadar komple bir basketbolcuyu kim istemez ki.
Dün gece LeBron yine yaptı yapacağını New York Knicks'in efsane salonu Madison Square Garden'da 52 sayı, 10 asist, 11 ribaund'la yine bir triple double'a imza attı...
Ve bu adam daha 25 yaşında......
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder